Psikolojik Şiddetle Nasıl Başa Çıkılır?

2 dakika
0

PSİKOLOJİK ŞİDDET NEDİR, PSİKOLOJİK ŞİDDETLE NASIL BAŞA ÇIKARIZ?

Şiddet denilince, akla direkt fiziksel yani bedensel şiddet gelmesi çok yanlıştır. Şiddetin boyutlarının olduğu gibi, şiddetin psikolojik olanı da vardır elbette. Üstüne üstün psikolojik şiddet, günümüzde çok daha yaygındır. Şiddetin her türlüsü zararlıdır. Şiddetin her türü de kötüdür. İnsanoğlunun hayatını mahveder. İnsanlar genellikle; Çocukluktan kalma travmalarla, yaşadığı kötü olaylarla, şiddete başvurur. Aslında şiddetin sebebi olmamalı. Yani insan geçmişine sığınmamalı. Tedavi olmak, insanın özgür iradesiyle gerçekleştirdiği bir eylemdir sonuçta. Bu insanlar en kısa sürede tedavi olmalı, hem çevrelerindeki insanlara hem kendilerine zarar vermeyi durdurmalıdır.  

Şiddet gören de aynı şekilde, psikolojik destek almalı. Bu tür insanların, geçmişlerine yani çocukluklarına dönülmeli, tedaviler o şekilde yapılmalıdır. Yani şiddet uygulayanın geçmiş sorunları olduğu gibi, şiddet görenin de sorunları yoksa bile aldığı şiddetle sorunları oluşur. Psikolojik şiddete gelirsek, bu tür zorbalığa uğrayan insanlar genelde toplumdan kendini soyutlayan kesimdir. Zorbalık sonucunda toplumdan uzaklaşır, hatta herkese nefret duygusu barındırma eğilimine sahiptir. Bazen de toplumun insana biçtiği rol, psikolojik baskıya sebebiyet verir. Yani toplum kişiye mecburi rol biçer. Bunun sonucunda kişi toplumdan ve o topluma bağlı insanlardan kaçar, içinde kendine ait yeni bir dünya kurar. Bu kurduğu dünyada mutluluğu arar. Özellikle ergenlik çağında fazlasıyla yaşanan bu durum, kişiyi asosyalliğe ittiği gibi kalıcı mutsuzluğa da iter.  

Kendini hep biricik sanan ve bencil olan insanoğlu, hep kendinden altı ezme eğilimindedir. Kendin altı denirken, o kişi kendinden altı olarak nitelendirir. Oysaki birey duyguları ve hissettikleri farklıdır. Dolayısıyla da her birey ayrı, özel ve özneldir. İnsanı alt tabakadan diye nitelendirmek de bir nevi asıl kör cahilliktir. Psikolojik şiddet, günümüzde o kadar yaygındır ki; Bir insana saçların uzunken daha iyiydi demek bile, karşıdaki insanda psikolojik şiddete sebebiyet verebilir. Size göre hafif olan doğrular, başkalarına göre ağır olabilir. Çünkü doğrular görecelidir. Açık sözlülükte, sınır  vardır. Karşınızdaki kişinin aurasına girmek, açık sözlülük kesinlikle değildir. İnsanlar farklı farklıdır. Düşünce yapılarının farklı olduğu gibi, dolayısıyla bir olay sonucunda verdikleri tepkiler de farklıdır. Kimisi acısını göstermez, kimisi gösterir. Bu sözü hep duymuşuzdur. Tıpkı bunun gibi.  

Psikolojik şiddete uğrayan kişiye gelirsek, özgüvenli olmalı ve yeri geldiğinde insanları umursamamayı bilmelidir. Kendini sevmeli, başkalarının hakkında ne düşündüğüne üzülmemelidir. Kendinizden eminseniz, önünüze çıkan engelleri tanımayın. İnsanlar konuşur. Çirkinliği konuşur, güzelliği konuşur. Ama hep bir eksik ararlar, konuşmak için. Kendinde olmayan başkasında varsa bir de hele, hep bir muhalefet olurlar. Ama bu insanların asıl sorunları sizinle değildir; Geçmişiyle, yaşadıklarıyla ve yaşayamadıklarıyla ilgilidir. Bu tür kişilerin sorunu sizler değilsiniz, asıl sorun onların yaşayamadıklarında, yarım bırakıldıklarında. Sizi görünce, kendi eksiklerini anımsar. Sizi görünce yarım kalan duygularını, mutsuzluklarını görür. Sorun tamamen öznenin kendisindedir. İçinizdeki çocuğa susmayı öğretmeyin. Çünkü o susarsa, o toplumdan uzaklaşırsa bir daha toparlayamazsınız. Her şeye rağmen kendinizi özgür hissedin. Siz özgür hissedince, özgürlük var olacaktır. 

Yorum Gönder

0 Yorumlar
Yorum Gönder (0)

buttons=(Tamam) days=(20)

Kullanıcı deneyimini artırmak için çerezler kullanılır. MAVİTANLA
Accept !
Üst